Teknoloji, yaşam tarzımızı oldukça değiştirdi. Eskiden en kaliteli ürün ve hizmetlerden beklediklerimizi, şimdilerde tüm ürün ve hizmetlerden bekliyoruz. Dijital pazarlama bu değişimler karşısında varolabilmenin kilit noktası durumunda. Geleneksel pazarlama yerini dijital pazarlamaya bırakmış durumda.
Rekabette var olabilmek için gelişen teknolojileri planlarınıza dünya ile aynı anda entegre etmek durumundasınız. Önümüzdeki yıllarda, dijital mecralarda yapılan reklam ve kampanyalar artarak devam edecek ve geleneksel reklam mecralarına yapılan yatırımlar azalacak. Görünen o ki, dijital pazarlama önümüzdeki yıllarda, güçlenerek büyümeye devam edecek.
Şimdilerde, spontane, zekice kurgulanmış, yaratıcı ve hızlı tüketilebilir video içerikler çok moda. Kısa formatlar kullanarak nokta atışlar yapmak video içeriklerine olan ilgiyi artırıyor. Video içerikler ve video reklamları yakın gelecekte altın çağını yaşayacak. Orjinal ve yaratıcı video içerik üretenler kazançlı çıkacak.
Araştırmalara göre, video içerikler, tüm internet trafiğinin yüzde 85'ini oluşturuyor. Ayrıca, internet kullanıcılarının yarısından fazlası herhangi bir sosyal mecrada video içerikleri izliyor. Bununla beraber mobil internet trafiğinin %37'sini Youtube kanalı oluşturuyor.
Bu rakamlar video izleme trendinin önümüzdeki dönemde de artmaya devam edeceğini ortaya koyuyor. Oysa birçok firma henüz video içerik üretmenin ehemmiyetini kavramış değil. Bu değerlendirmeler ışığında, markaların televizyon reklamlarından ziyade, web videolarına, sosyal medyaya ve web reklamlarına daha fazla bütçe ayıracakları kesin gibi görünüyor.
Özetle; markanızın gelişmesi ve satışlarınızın artması için video içerik paylaşımlarına ve video reklamlarına önem vermeniz gerekiyor.
Youtube, Instagram ve Facebook'un canlı video özelliklerinin kullanım oranı her geçen gün artıyor. Özellikle gençler tarafından çok ilgi gören canlı videolar, büyük bir potansiyeli barındırıyor. Hayranı olduğu bir sanatçının konserinden bir kesiti, canlı izleyen kişilerin, o konsere bilet alıp gitme olasılıkları yüzde 70'leri buluyor. Anlık tepkilere, heyecanlara, sevinçlere, mutluluklara tanık olmak, çekiciliğini koruyor. İnsanlar giderek daha fazla canlı video izliyor. Bu yüzden markanızın bu alanda olması için geç kalmayın.
"Andrew Ng'e göre, 2020'deki tüm online aramaların yarısı görsel veya sesle gerçekleşecek."
Sesli asistanların ön plana çıkacağı bir döneme girdik. Adres, saat sormanın çok ötesinde, duygulara ve tüketicinin isteklerine anlık cevap verme imkanı yakalayarak daha hızlı ve kolay etkileşimler tasarlanabilecek. Günümüzde müşteri hizmeti sağlayan sesli asistanların en popüler olanları Alexa ve Siri.
Arama motorları, e-Ticaret siteleri, bu konuda kendilerini geliştirirken, diğer firmalarında dijital alanlarda bu gelişime ayak uydurmaları gerekecek. Öyle görünüyor ki, arama trendlerinde yakın zamanda elle yazmak yerine, sesli komutları kullanmak daha fazla yaygınlaşacak.
Bu yüzden içerik üreticilerinin arama sonuçlarında daha fazla yer alabilmeleri için reklamlarında ya da organik içeriklerinde sesli aramalarda çıkacak şekilde metinlerini düzenlemeleri gerekecek. Markanızın sesli aramalarda nasıl arandığını araştırarak ve düşünerek bu alanda gerekli optimizasyonları yapmanız gerekecek.
2020 yılında aramaların %50'sinin telefonlarımızdaki ve evlerimizdeki dijital asistanlar üzerinden yapılacağı tahmin ediliyor.
Önümüzdeki dönemlerde Chatbot kullanımının yaygınlaşması kaçınılmaz. Görünen o ki, yakın bir gelecekte, Chatbot'lar ile yemek siparişi verebilir veya uçak bileti satın alabilirsiniz.
Yapılan bir araştırmaya göre, 5.000 kişiye "Chatbot'lara sıcak bakıyor musunuz?" diye sorulmuş. Sadece yüzde 19'u 'hayır' cevabını vermiş.
Siz de markanız için Chatbot geliştirebilir, bu sayede ürünlerinizin daha kolay satılmasını sağlayabilir ve tüketicilerle daha hızlı ve kolay iletişim kurabilirsiniz.
Bugüne kadar birçok marka artırılmış gerçekliği dijital pazarlama alanında başarılı bir şekilde kullandı. Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisi, çevrimiçi olarak uzaktaki kullanıcılara neredeyse gerçeğe çok yakın bir deneyim yaşama imkanı sağlıyor. Örneğin, satın almak istediğiniz evi, 360 derece sanal turla gezebiliyorsunuz. Veya istediğiniz bir elbiseyi sanki fiziksel mağazada giymiş gibi, deneyimle imkanı sağlıyor. Ya da almak istediğiniz bir mobilyanın, sizin salonunuzda nasıl duracağını görebiliyorsunuz.
Özellikle, e-Ticaret, emlak, otomotiv sektörlerinde bu teknolojilerde büyük potansiyel var. Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisi biraz pahalı. O nedenle söz konusu teknolojiye, bir süre daha, büyük markalar haricine yatırım yapabilmek oldukça zor gibi görünüyor.
Çok kanallı pazarlama anlamına gelen omnichannel pazarlamada, müşteriye kesintisiz hizmet sunmak için tüm kanalların senkronize bir şekilde çalışmasını sağlamak gerekiyor.
Örneğin: Mobilden satın almak istediğiniz bir ayakkabıyı, markanın internet sitesinde gördünüz, incelediniz ve satın almadan siteden ayrıldınız. Daha sonra, yeniden pazarlama tekniği sayesinde baktığınız ayakkabı ve benzer ürünler telefonunuzdan veya bilgisayarınızdan, internet sitelerinde gezinirken karşınıza çıktı. Sizde ayakkabı markasının sitesine girerek istediğiniz ayakkabıyı satın aldınız. Daha sonra ürünle ilgili sorun yaşadınız ve mobil cihazınızdan müşteri hizmetleri ile iletişime geçtiniz ve fiziksel mağazaya giderek ürünün iadesini yaptınız. Bu süreç içerisinde fark etmeden pek çok kanalı entegre bir şekilde kullandınız.
Omnichannel pazarlama, tüm bu süreç içerisinde firma ile müşterinin etkileşimde olduğu tüm kanalları kapsıyor.
Sosyal medya reklamları geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi, gelecekte de popülaritesini sürdürecek. Daha özellikli ve nokta atışı reklamlar daha yaygın şekilde kullanır hale gelecek. Hedef kitleye göre, remarketing alanlarında daha iyi iyileştirmelerin olacağı kesin.
Geleneksel pazarlama, etkisini kaybederek, yerini veri analiziyle kişiye özel pazarlamaya bırakıyor. Artık tüketiciler reklam ve kampanyalarında, kişisel ihtiyaçlarına cevap veren mesajlar görmek istiyorlar.
Makine öğrenimiyle veri tabanındaki hedef kitleyi harekete geçirecek ve hangi pazarlama stratejisinin daha etkili sonuçlar verebileceğini çok net bir şekilde görülebiliyor. Bu durum reklam bütçelerini belirlerken, kar marjı yüksek olan modellere yönelmeye imkan tanıyor.
Önümüzdeki yıllarda, online reklam verenlerin en az yüzde 90'ı kişiselleştirilmiş pazarlamayı kullanıyor olacak. Tamamen kişiselleştirilmiş, internet sitelerinde de önemli oranda artış olacak.
Bir ürün ya da hizmetin satın alınmasında, internet üzerindeki görsel unsurun etkisi büyük. 2018 yılında mobil cihazlardan görsel aramalarda yüzde 60'lık bir artış oldu. Metin ve fotoğrafın doğru kombinasyonunu oluşturmak, harika sonuçlar doğurabilir. Önümüzdeki yıllarda da dijital pazarlamada görsellik ihmal edilmeyecek kadar önemli bir konu olmaya devam edecek.
İnternet üzerindeki metin veya video içeriklerinin, içine gizlenmiş reklamlar yine çok kullanılacak. Bu tarz reklamların içeriklere bağlı olarak, etkileşim oranı oldukça yüksek. Kaliteli ve özgün içerikler, tüketicilerin daima ilgisini çekmiştir. Beğenme, paylaşma ve yorumlar sayesinde daha çok kişiye ulaşılabiliyor.
Instagram'ın alışveriş özelliği, hem dünya hem de ülkemizdeki markalar tarafından daha fazla tercih ediliyor olacak. Instagram'ın Google alışveriş reklamlarına rakip olacağını ön görmek de mümkün.
Google tarafından yapılan bir araştırmaya göre internet kullanan gençlerin %70'i televizyon ünlülerine değil, Influencer'lara güveniyor. Hedef kitlesinin çoğunluğu gençlerden oluşan markaların, bu trendin gerisinde kalmamak için uygun stratejiler geliştirerek Influencer'larla işbirliği yapmaları gerekecek. Influencer marketing, önümüzdeki yıllarda dijital pazarlamanın en önemli kanallarından biri olacak.
Çalıştığınız Influencer'lar, hizmet ve ürünlerinizi öne çıkaran paylaşımlar yaparak, hedef kitlenize daha kolay ulaşmanızı sağlarlar.
Başarılı bir tasarım, hem iyi bir UI tasarımı hem de iyi bir UX tasarımı gerektirir.
Tekno güzellik uygulamaları AI ve AR teknolojileri ile yeni bir boyut kazandı.